[ Ana Sayfa | Bilimsel Kurul | Dergi Hakkında | Son Sayı | Arşiv | Formlar | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | Duyurular | E-Posta ] | ||
|
2009, Cilt 31, Sayı 1, Sayfa(lar) 087-090 | |||||||
[ İçindekiler ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ PubMed'deki Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ] | |||||||
Parotis Bezinde Dev Pleomorfik Adenom Olgusu | |||||||
İmdat Yüce1, Sedat Çağlı1 Mala Bukar Sandabe1, Ali Bayram1, Işın Soyuer2, Ercihan Güney1 | |||||||
1Department of Otorhinolaryngology - Head & Neck Surgery, Erciyes University, Medical Faculty, Kayseri, Turkey 2Department of Pathology Erciyes University, Medical Faculty, Kayseri, Turkey | |||||||
Anahtar Kelimeler: Parotis bezi; pleomorfik adenom | |||||||
Özet | |||||||
Pleomorfik adenom tüm tükrük bezi tümörleri içerisinde en fazla görülen ve sıklıkla parotis bezini tutan bir tümördür. Olguların çoğunda tümör boyutu iki ile altı cm arasında olsa da parotis bezi kaynaklı dev pleomorfik adenom olguları bildirilmiştir. Bu yazıda cerrahi ile başarılı bir şekilde tedavi edilen, 1,2 kilogram ağırlığında parotis bezi dev pleomorfik adenom olgusu sunuldu. | |||||||
Giriş | |||||||
Pleomorfik adenom (PA) tüm tükürük bezi tümörleri arasında en sık görülen tümördür. Yaklaşık %80’i parotis bezinden kaynaklanır. Genellikle yavaş büyüyen, ağrısız kitle olarak ortaya çıkarlar. Ortalama tümör boyutu iki ile altı santimetre (cm) arasında olsa da parotis bezi kaynaklı dev PA olguları bildirilmiştir 1. Tedavi kitlenin fasiyal sinir korunarak geniş cerrahi sınırlarla çıkarılmasıdır 2. Bu yazıda cerrahi ile başarılı bir şekilde tedavi edilen, parotis bezi dev PA olgusu sunuldu. | |||||||
Olgu Sunusu | |||||||
Altmış yaşında bayan hasta yüz ve boyun sol tarafında 23 yıldır varolan şişlik şikayeti ile başvurdu. Hikayede kitlenin 23 yıl içerisinde yavaşça büyüdüğü, ancak hastanın cerrahi korkusu nedeniyle tedavi istemediği öğrenildi. Hastanın hikayesinde herhangi bir sistemik hastalığının olmadığı tespit edildi. Fizik muayenede, sol parotis ve üst boyun bölgesini dolduran 14x10 cm boyutlarında, düzensiz yüzeyli, palpasyonla ağrısız kitle tespit edildi (Resim 1a ve b). Kitle yüzeyindeki cilt sağlamdı ve fasiyal sinir fonksiyonlarında herhangi bir bozukluk bulgusu yoktu. Bilgisayarlı tomografide parotis yüzeyel lob kaynaklı, maksillofasiyal bölge lateral kesimini ve boyun sol lateralini doldurarak altta tiroid bez seviyesine kadar uzanım gösteren, yer yer solid ve kistik komponentler içeren, derin yapılara infiltrasyon göstermeyen 15x10 cm boyutlarında kitle rapor edildi (Resim 2). Boyun her iki tarafında patolojik boyutta lenf nodu yoktu. Bu bulgularla hasta parotis bezi yüzeyel lob kaynaklı benign tümör olarak değerlendirilerek ameliyata alındı. Kitle genel anestezi altında fasiyal sinir korunarak yüzeyel parotidektomi ile çıkarıldı. Cerrahi spesmen makroskopik olarak 15x11x8 cm boyutlarında ve 1.2 kg ağırlığında idi. Patoloji sonucu sol parotis bezi kaynaklı PA olarak rapor edildi (Resim 3). Malign transformasyon bulgusu yoktu. Ameliyat sonrası fasiyal fonksiyonlar sağlamdı ve kozmetik sonuç tatmin edici idi (Resim 1c). Hasta cerrahi sonrası herhangi bir komplikasyon gelişmeden taburcu edildi.
| |||||||
Tartışma | |||||||
Tükürük bezi tümörlerinin çoğunluğu parotis bezinden kaynaklanır ve parotis bezinde en sık görülen tümör pleomorfik adenomdur 3. En sık beşinci ve altıncı dekadda ortaya çıksa da bu tümörler ilk dekaddan onuncu dekada kadar görülebilir. Bayanlarda görülme sıklığı erkeklerden hafifçe yüksektir. Genellikle yavaş büyüyen, ağrısız kitle olarak ortaya çıkarlar. Olguların yaklaşık %90’ı yüzeyel lob kaynaklıdır ve en sık alt kutupta yerleşir 4 , 5. Pleomorfik adenomlarda malign transformasyon oranı %1.9 ile %23.3 arasında değişmektedir 6. Kitlenin uzun süredir var olması, ileri yaş ve minör tükürük bezi yerleşimi malign transformasyon riskini artıran faktörlerdir 7 Ortalama tümör boyutu genellikle iki ile altı cm arasında olsa da parotis bezi kaynaklı dev PA olguları bildirilmiştir 7 , 8. Başarılı bir şekilde opere edilen, bir kg’dan büyük ilk parotis PA olgusu 1863 yılında bildirilmiştir2. Schultz- Coulon yaklaşık 140 yıl içinde yayınlanan 31 dev parotis bezi PA olgusunu değerlendirmiş, olguların %64.5’inin bayanlarda ortaya çıktığını, tümör ağırlığının ise bir ile 26.5 kg arasında değiştiğini bildirmiştir. Bu olguların %10’unda malign değişiklikler saptanmıştır9. Günümüze kadar yayınlanmış en büyük parotis PA olgusu 26.5 kg ağırlığındadır ve Frylinck tarafından bildirilmiştir10. Cerrahi parotis pleomorfik adenomlarının tedavisinde en çok tercih edilen seçenektir. Bu sayede hem doğru tanıya hem de küratif tedaviye tek adımda ulaşılmaktadır. Cerrahi esnasında tümör ve kapsülü, geniş cerrahi sınırla çıkarılmalıdır. Bu yolla rekürrens oranları %5’in altında bildirilmiştir. Yüzeyel lob yerleşimli kitlelerde fasiyal sinir korunarak yapılan yüzeyel parotidektomi ile lezyon emniyetli bir şekilde çıkarılabilir11. Sunulan olguda hastanın cerrahi korkusu nedeniyle tedavi istememesi kitlenin bu boyutlara ulaşmasına neden olmuştur. Günümüzde parotis bezi kaynaklı dev PA olguları nadir de olsa görülmektedir. Kitlenin dev boyutlara ulaşması muhtemelen hastaların yanlış bilgilendirilmesi ve cerrahi korkusuna bağlıdır. Sonuç olarak tedavi edilmemiş olguların dev boyutlara ulaşabilmesi ve malign transformasyon gösterebilmesi nedeniyle erken tanı ve tedavi bu tümörlere yaklaşımda esastır. | |||||||
Kaynaklar | |||||||
[ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ] |
|