It is the cache of ${baseHref}. It is a snapshot of the page. The current page could have changed in the meantime.
Tip: To quickly find your search term on this page, press Ctrl+F or ⌘-F (Mac) and use the find bar.

Türk Patoloji Dergisi
   
 



2011, Cilt 27, Sayı 3, Sayfa(lar) 263-265
[ Öz ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
DOI: 10.5146/tjpath.2011.01087
Ekinokok Kisti Kavitesinde Aspergillus Kolonizasyonu: Olgu Sunumu
Duygu GÜREL1, Aydanur KARGI1, Mehtat ÜNLÜ1, Aydın ŞANLI2, Erkan YILMAZ3
1Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Patoloji, İZMİR, TÜRKİYE
2Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Göğüs Cerrahisi, İZMİR, TÜRKİYE
3Dokuz Eylül Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Radyoloji Anabilim Dalı, İZMİR, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Aspergillus, Akciğer, Hidatik kist
Öz
Akciğer saprofitik ya da invaziv mikozların ve hidatik kistin en sık görüldüğü organ olmasına karşın hidatik kistte aspergillus kolonizasyonu enderdir.

Yaklaşık bir yıldır, ara ara hemoptizi atakları tarif eden 36 yaşında erkek hastanın akciğer grafisinde sol akciğer alt lob apikal segmentinde yerleşmiş, düzgün kontürlü kitlesel lezyon görülmüştür. Kist enükleasyonu yapılan hastada; hidatik hastalığının asellüler ektokisti ile uyumlu lameller tabaka ve bu tabakayı invaze eden, kistin luminal bölümünde kolonize olan Aspergillus ile uyumlu dar açı ile dallanma gösteren, septalı fungal hif yapıları izlenmiştir.

Olgu; hidatik kist ve aspergilloma birlikteliğinin ender görülmesi ve kistektomi materyallerinde aspergillus kolonizasyonuna dikkat edilmediği durumlarda hastanın bağışıklık sisteminin durumuna göre oluşabilecek komplikasyonlar üzerinde durularak sunulmuştur.

  • Başa Dön
  • Öz
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Aspergillus; doğada yaygın olarak bulunan saprofitik bir fungustur. Aspergillus'un yaklaşık 200 alt grubu bulunmakta olup, A. fumigatus, A. flavus, A. niger başta olmak üzere bir kısmı insanlar için patojendir. Aspergillus sporlarınının yoğun inhalasyonu; hava yollarında aspergillus kolonizasyonuna, kişinin bağışıklık sistemine, altta yatan akciğer hastalığına bağlı olarak aspergilloma (fungus topu), kronik nekrotizan aspergillozis, invaziv pulmoner aspergillozis, allerjik bronkopulmoner aspergillozis gibi değişik klinik tablolara neden olur. Bunlar arasında en sık görülen Aspergilloma; tüberküloz, sarkoidoz, bronşiektazi ve neoplazi gibi hastalıklara bağlı gelişen kaviter lezyonlarda görülür 1 , 2. Aspergilloma operasyon sonrası oluşan residü kaviter alanlarda da bildirilmekle birlikte hidatid kist kavitesinde kolonizasyon ender görülmektedir 3 - 11.
  • Başa Dön
  • Öz
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Olgu Sunusu
    Yaklaşık bir yıldır, ara ara hemoptizi atakları tarif eden 36 yaşında erkek hastadır. Öyküde bir yıl önce bronşial astım tanısı aldığı belirtilmiştir. Rutin laboratuvar incelemesi, hemoglobin ve hematokrit düzeyinde azalma dışında normaldir. Akciğer grafisinde, sol akciğer alt lob apikal segmentinde yerleşimli 51 mm çaplı, düzgün kontürlü kitlesel lezyon görülmüştür. Pozitron emisyon tomografisi (PET) ile bu kitlesel lezyonun artmış glikolitik aktiviteye sahip (SUV değeri: 6,1) ve nekrotik nitelikte olduğu belirlenmiştir (Şekil 1). Bronkoskopide ve bronkoskopik sitoloji örneklerinde özgün bulguya rastlanmamıştır.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Bilgisayarlı tomografi ile görüntülemede sol akciğer alt lob yerleşimli yuvarlak şekilde, opak kitle.

    Klinik malignite kuşkusu olan hasta operasyona alınmış, intraoperatif patoloji konsültasyonu istenmiştir. Lezyon çevresinden gönderilen dokularda maligniteye rastlanmaması üzerine operasyon; kist enükleasyonu, kapitonaj ve bronş lümeninin kapatılması işlemleri yapılarak sonlandırılmıştır.

    Makroskopik incelemede boyutları 1-12 cm arasında değişen, translusen, beyaz renkte, kist membranı ile uyumlu parçaların yanısıra 2x1x1cm boyutlarında konsolide nitelikte akciğer parankim dokusu izlenmiştir. Mikroskopik değerlendirmede; hidatik hastalığın asellüler ektokisti ile uyumlu lameller tabaka ve bu tabakayı invaze eden, kistin lüminal bölümünde kolonize olan fungal hif yapıları izlenmiştir. Ayrıca, eşlik eden polimorf nüveli lökositlerden zengin inflamatuvar yanıt görülmüştür. Fungal hifler; Aspergillus ile uyumlu dar açı ile dallanma gösteren, septalı hiflerdir (Şekil 2). Akciğer dokusuna ait kesitlerde ise parankimde yaygın organize pnömoni ve granülomatöz inflamasyon gözlenmiştir (Şekil 3).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: Hidatik hastalığın lameller hyalen tabakasında (asellüler ektokist) dar açı ile dallanma gösteren, septalı fungal hif invazyonu ve eşlik eden polimorf nüveli lökositlerden zengin enflamatuar hücre popülasyonu. (Gomori methenamine-silver ×400).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3: Çevre akciğer parankimasında organize pnömoni ve granülomatöz enflamasyon odakları (H&E; x200).

    Hastaya uygun antifungal tedavi verilmiştir. Bir yıllık izlemde hastanın şikâyetlerinin ve bronşial astım semptomlarının düzeldiği belirlenmiştir.

  • Başa Dön
  • Öz
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Kist hidatik; tenya Echinococcus larvalarının sebep olduğu bir hastalıktır. İnsanlarda en sık rastlanan enfeksiyon etkeni E. granulosus'dur. E. granulosus'un yaşam siklusunu tamamlaması için ana (köpekler) ve ara (koyun, sığır, keçi, at, deve) olmak üzere 2 konakçıya gereksinimi vardır. İnsanlar; tenyanın biyolojik siklusunda yer almaz ve rastlantısal ara konakçılardır; enfekte köpeklere yakın temas, çevreye yayılan parazit yumurtalarının sindirilmesi ya da inhalasyonu (primer akciğer hastalığı) ile enfekte olurlar. Ara konakçılarda en sık karaciğerde, ikinci sıklıkta akciğerlerde (%10-30) olmak üzere tenyanın metasestod evresi (kistik formu) görülür. Kist hidatikte; olguların %80-90'ında tek organ tutulur, %70'i soliterdir. Pulmoner kistlerin olguların %60'ında sağ akciğerde, %60'ında bizim olgumuzda olduğu gibi alt loblarda yerleştiği belirtilmektedir. E. granulosus kistleri; en dışta konağa ait fibröz kapsül, bunun içinde parazite ait asellüler lamellasyon gösteren ektokist duvarı, en içte ise germinatif tabaka olmak üzere 3 tabakadan oluşur 12.

    Pulmoner kistler genellikle asemptomatiktir, akciğer grafilerinde insidental olarak saptanırlar. Kistin boyutuna ve bası etkisine bağlı öksürük, hemoptizi ya da göğüs ağrısı gibi semptomlar olabilmekle birlikte semptomlar genellikle kistin travmatik ya da spontan rüptürüne bağlıdır. Kist rüptürüne bağlı kist içeriğinin antijenik özelliğinden dolayı ürtiker, hırıltılı solunum, anafilaksi gibi akut hipersensitivite reaksiyonları, glomerülonefrit gibi immün kompleks ilişkili hastalıklar ve sekonder amiloidoz görülebilir. Ayrıca, bronşial sisteme açılan ya da gerileyen kistlerde sekonder enfeksiyonlar görülebilir12. Sekonder enfeksiyonlar sıklıkla bakteriyeldir. Burada hidatik kistin lamellasyon gösteren ektokist duvarının dar açılı, septalı fungal hiflerle infiltre olduğu bir olgu sunulmaktadır. Bu tarzda, hidatik kist kavitesinde aspergillus ile uyumlu fungal kollonizasyon oldukça ender görülen bir durumdur. Bizim bildiğimiz kadarıyla literatürde sadece 9 yayın bulunmaktadır3-11. Bildirilen olguların çoğu immün kompetandır, sadece 1'inde diabetes mellitus öyküsü vardır.

    Bu birlikteliğin patogenezi açıklık kazanmamakla birlikte fungal kolonizasyon için kist duvarının hava yolları ile bağlantılı olması, kist duvarının spontan ya da travmatik hasarlanmasının gerektiği düşünülmektedir. Ayrıca, Gupta ve ark. fungal mikroorganizmaların ektokist duvarını dıştan invaze ederek kavite içerisine yerleştiğini öne sürmüştür. Kistin çevre parankimada oluşturduğu basıya bağlı perfüzyon bozukluğunun fungal kolonizasyon için uygun koşulları hazırladığı da belirtilmektedir10-11.

    Bizim olgumuzda akciğer parankimasında gözlenen organize pnömoni ve granülomatöz inflamatuvar yanıtın hidatik kist ya da aspergillus enfeksiyonuna bağlı olabileceği düşünülmüştür. Literatürde kist hidatike bağlı çevre akciğer parankiminde tanımlanan morfolojik bulgular kronik konjesyon, hemoraji, bronkopnömoni, organize pnömoni ve obstrüktif pnömonidir12. Diğer taraftan; aspergillomada kist duvarında ülserasyon, granülasyon dokusu formasyonu, granülomatöz yanıt ya da skuamöz metaplazi görülebilmektedir1. Ayrıca, aspergillus enfeksiyonunda; organik antijenlere karşı gelişen immünolojik yanıt sonucunda interstisiyel nonnekrotizan granülomatöz yanıt da vardır2. Olgumuzda astım benzeri semptomların olması olası bir immünolojik yanıta bağlı olabilir.

    Pulmoner kist hidatiklerde tercih edilen tedavi seçeneği cerrahidir. Cerrahi prosedürler lobektomi, kama rezeksiyon, perikistektomi, endokistektomidir. Endokistektomi yapılan olgularda; rezidü kavitenin sütür ile oblitere edilmesi (kapitonaj), bronşial açıklık kapatılması aspergillus kolonizasyonu gibi olası sekonder enfeksiyonların önlenmesi için gereklidir3.

    Aspergillomada en sık görülen semptom masif olabilen hemoptizi ataklarıdır, çevre akciğer parankimi ve kan damarlarında fungal invazyon gözlenmez. Ancak, özellikle bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde hastalığın invaziv forma ilerlemesi söz konusu olabilir. Antifungal tedavinin aspergilloma olgularında etkisi olmamasına karşın invaziv aspergillozisde hayat kurtarıcı önemi bulunmaktadır. Aspergillus gelişimi için potansiyel kaviter alanlar oluşturan hidatid kist materyallerinin, aspergillus kolonizasyonu ve parankimal invazyon açısından yeterli örneklenmesi, özellikle bağışıklık sisteminin baskılandığı durumlarda ve semptomatik kistlerde antifungal tedavinin hayat kurtarıcı olması nedeniyle önem kazanmaktadır.

  • Başa Dön
  • Öz
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Kradin RL, Mark EJ: The pathology of pulmonary disorders due to Aspergillus spp. Arch Pathol Lab Med 2008, 2: 606-614 [ PubMed ]

    2) Soubani AO, Chandrasekar PH: The clinical spectrum of pulmonary aspergillosis. Chest 2002, 121:1988-1999 [ PubMed ]

    3) Vasquez JC, Montesinos E, Rojas L, Peralta J, Delarosa J, Leon JJ: Surgical management of Aspergillus colonization associated with lung hydatid disease. Ann Thorac Cardiovasc Surg 2008, 14:116-118 [ PubMed ]

    4) Bal A, Bagai M, Mohan H, Dalal U: Aspergilloma in a pulmonary hydatid cyst: a case report. Mycoses 2008, 51:357-359 [ PubMed ]

    5) Date A, Zachariah N: Saprophytic mycosis with pulmonary echinococcosis. J Trop Med Hyg 1995, 98: 416-418 [ PubMed ]

    6) Kini U: Invasive mycosis of a pulmonary hydatid cyst in a nonimmunocompromised host. J Trop Med Hyg 1995, 98: 404-406 [ PubMed ]

    7) Boubaker S, Haouet S, Kchir N, Houmane H, Daghfous MH, Thameur H, Dellagi K, Ben Rachid MS, Zitouna MM: Aspergillosis and hydatic lung cavity-2 cases. Tunis Med 1990, 68: 739-741 [ PubMed ]

    8) Manzoor MU, Faruqui ZS, Ahmed Q, Uddin N, Khan A: Aspergilloma complicating newly diagnosed pulmonary echinococcal (hydatid) cyst: a rare occurrence. Br J Radiol 2008, 81: 279-281 [ PubMed ]

    9) Koçer NE, Kibar Y, Güldür ME, Deniz H, Bakir K: A retrospective study on the coexistence of hydatid cyst and aspergillosis. Int J Infect Dis 2008, 12: 248-251 [ PubMed ]

    10) Gupta N, Arora J, Nijhawan R, Aggarwal R, Lal A: Aspergillosis with pulmonary echinococcosis. Cytojournal 2006, 30:3-7 [ PubMed ]

    11) Vaideeswar P, Vyas M, Katewa A, Bhaskar M: Piggyback mycosis: pulmonary hydatid cyst with a mycotic co-infection. Mycoses 2010, 53: 265-268 [ PubMed ]

    12) Sakamoto T, Gutierrez C: Pulmonary complications of cystic echinococcosis in children in Uruguay. Pathol Int 2005, 55: 497-503 [ PubMed ]

  • Başa Dön
  • Öz
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Öz ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]